26 Temmuz 2017 Çarşamba

Hastane Odası

Kendimden kaçarken bir anda kendimi ambulansın içinde buldum.Nereye gittiğini bilmediğim bir ambulansın içindeyim siren seslerini duyabiliyorumdum sadece, gözlerim kapalı açamayacak kadar yorgunum. Kafamda bir sürü ses dolaşıyor ama kimseye bir şey diyemiyorum kimse sesimi duymayacak gibi. Gözümü açtığımda bir hastanenin acilindeyim buraya geleli 3 saat olmuş öyle diyorlar. Gözlerim sürekli kapanıyor hiç açmak istemiyorum. Gördüğüm tek şey serumun yavaş yavaş bedenime indiği.Serum yavaş yavaş akarken doktor geliyor.
Doktor: İyi misiniz ?
Kadın : İyi değilim,iyi olamayacağım.
Doktor:  Serum birazdan etkisini gösterir.
Doktor giderken ‘’Her şey düzelecek iyi olacaksınız ‘’ dedi.
Saatler hızla geçmekte yanımda ne bir dost ne de bir sevgili. Koca hastanede bir başıma kıvranıyorum.Sonradan öğreniyorum ki gelenleri yanıma almıyorlarmış.
Hastane odasında acıdan kıvranırken (acıdan kastım ruhen iliklerime kadar hissettiğim acı) kimse nerede olduğumu bilmiyordu. Hemşireden telefonumu istedim.Ne bir arama ne bir mesaj. Ben bu hastane odasına nasıl gelmiştim. Neden kimse benim çektiğim acıyı fark etmemişti ? Cevaplanacak çok sorum vardı ama soru soracak kimse yoktu. Kendime gelmeye çalıştıkça ilaçlar bedenimi ele geçirmişti. Kafamda Cem Adrian sesi var ne güzel de söylemişti ben seni çok sevdim derken.
Oysaki beni seven kimse yoktu. Benim sevdiklerim de birer birer gidiyordu. Belkide onlar gittikleri için şuan bu hastanedeyim. Hastanenin iğrenç kokusu da ruhumu ele geçirdi. Yarı baygınım sanırım hissettiğim tek şey kokular. Şuan sevdiğimin kokusunu hissetmeye ihtiyacım vardı. O kokuyu özlediğim için şuan hastanede olabilirim.
Zihnimde çalan şarkı değişti şimdi Cem Adrian herkes gider mi diyor.
Bugün Cem Adrian zihnimi ele geçirmiş durumda. Engel olamıyorum bir türlü susmuyorlar.
Şarkılar sayesinde neden hastanede olduğumu anlamaya çalışıyorum. Şarkılar dışında kimse bana cevap vermiyor.
Herkes gitti,tek başıma kaldım ve yalnızlıla savaşmadım. Aslında tüm mesele onun gidişine dayanamadığım için şuan bu hastane odasında bu iğrenç kokularla birlikteyim.
Gitmem diye söz vermişti ama herkes gibi oda gitmişti…
Saat ilerliyor ben hastane odasından çıkamıyorum.Kendimi iyi hissetmeden çıkamazmışım öyle söyledi hemşire.Artık etrafta olan her şeyi daha net görüyordum. Yanımda yatan hasta böbreği ağrıdığı için buradaymış. Neyin var diye sordu bir süre cevap veremedim.Sonra ona dönüp
Kadın: ‘’Yalnızım çok yalnızım ‘’dedim.
Hasta: Geçmiş olsun
Eminim içinden gülüyordur derdi bu mu diye ama doktorlar kusur çıkarmak için bir sürü test yapıyorlar.Yaptıkları testlerin sonucu 4 saat sonunda çıktı.Kalbimde ritm bozukluğu varmış çok yormamam gerekiyormuş,bundan sonra üzüntü stres yokmuş. Bir sürü şey söylüyorlar dinliyormuş gibi yapıp kafamı sallıyorum.
 Oysaki onun yokluğu vücudumda hissettiğim acının ta kendisi.Doktorun tüm dediklerini unutup, kendimi çektiğim acının elline veriyorum.
Kalbim acıyor… Kalbim sızım sızım sızlıyor çocuk…
Sensizim çocuk… Mutsuzum çocuk…
Neden gittin çocuk ?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder